Radar cezasının mücbir sebep halinde iptali hakkında kısa bir değerlendirme

RADAR CEZASININ MÜCBİR SEBEP HALİNDE İPTALİ HAKKINDA KISA BİR DEĞERLENDİRME

Ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarının hıza bağlı sebeplerle artış göstermesi nedeniyle şehir içinde ve şehirlerarası yollarda radarla yapılan hız tespitleri ile bu tespite bağlı olarak düzenlenen trafik para cezaları son dönemde çok ciddi oranlarda artış göstermiştir.

Caydırıcılığın arttırılması ve trafikte hızlı seyrin önlenmesi amacıyla hız ihlallerinin yaptırımı olan para cezalarının artış oranı ve para cezalarının alt sınırının miktarı da önceki senelere göre daha fazla artırılmıştır.

Uygulamada birçok kişinin muhatap olduğu radarla hız tespitinden kaynaklı trafik ceza tutanaklarının iptali için görevli mahkeme hız tespitinin yapıldığı yerdeki Sulh Ceza Hakimlikleridir. İtiraz süresi 15 gün olup itiraz süresi içerisinde ödemenin yapılması durumunda ise ¼ oranında indirim yapılmaktadır.

İtirazların sonucunun ne kadarının olumlu neticelenip ne kadarının olumsuz neticelendiğine ilişkin net bir veri ve oran bulunmamakla birlikte çoğunlukla aleyhe neticelendiği de gerçek bir olgu olarak karşımızda durmaktadır. Yapılan hız tespitleri teknolojik açıdan son derece yeterli cihazlarla yapılmaktadır. İtiraz durumunda savunma dilekçesi ekinde emniyet ya da jandarma ekipleri tarafından mahkemelere sunulan radar kayıtları aksinin ispatı çok güçlü resmi deliller olarak değerlendirilmektedir. Bu resmi delilin aksinin ispat edilmesi de hukuken çok zor olup imkansıza yakındır.

Bu kısa değerlendirmenin konusu da radarla yapılan hız tespiti sonucu düzenlenen para cezası tutanağının “mücbir sebep” gerekçe gösterilerek iptal edilmesine ilişkin bir Sulh Ceza Hakimliği kararıdır.

Kendisi doktor olan itiraz eden müvekkil tatil gününde ve şehir dışında bulunmakta iken kendisi gibi doktor olan eşi görev yaptığı hastaneden acil bir işlem için çağrılmıştır. Görev yerine uzak olunması, trafik yoğunluğu ve tıbbi işlemin acilliği sebebiyle eşini yetiştirmek için yasal hız limitini aşmak zorunda olan itiraz eden hakkında radarla yapılan hız tespiti sonucu para cezası düzenlenmiştir.

İtiraz eden, düzenlenen bu para cezası tutanağını 15 gün içerisinde indirimli şekilde ödemiş ve yine bu süre içerisinde itiraz edilmesi amacıyla tutanağı tarafımıza ulaştırmıştır.

Tarafımıza ulaştırılan para cezası tutanağına itiraz eden müvekkilin eşinin hız tespitinin yapıldığı gün acil bir işlem için hastanede olduğuna dair yazı ve yapılan işlemin detayını gösteren hastaneden temin edilen resmi yazı eklenmiş ve itiraz dilekçesi süresi içerisinde görevli ve yetkili hakimliğe sunulmuştur.

Görevli ve yetkili hakimlik dosya üzerinden yapmış olduğu inceleme neticesinde yaklaşık 5 ay gibi nispeten kısa sayılabilecek bir süre içerisinde bahse konu para cezasına ilişkin idari yaptırım kararını itirazımız doğrultusunda Kabahatler Kanunu'nun 28/8-b maddesi uyarınca “....idari yaptırım tutanağının usul ve yasaya uygun olduğu ancak başvuranın, doktor olan eşini gelen acil çağrı üzerine hastaneye yetiştirmek için yasal hız sınırını aştığına dair savunması dikkate alındığında başvuran yönünden mücbir sebebin var olduğu kanaatiyle...” gerekçesine yer vererek “İTİRAZIN KABULÜNE ve İDARİ YAPTIRIM KARARININ KALDIRILMASINA” karar vermiştir.

Hakimlik tarafından verilen karar somut olaya ve hukuka uygun düştüğü gibi adalet duygusunun tatmini açısından da son derece olumludur. İzinli olmasına rağmen insan hayatının ve görev bilincinin önemini dikkate alarak acil bir işlem için şehir dışından gelen bir doktorun (eşinin) hızı sınırını aşması hakimlik tarafından “mücbir sebep” olarak görülmüş ve idari yaptırım tutanağı iptal edilmiştir.

Kanaatimizce “mücbir sebep” kavramı benzer durumlarda hakimlik tarafından geniş yorumlanmalı ve itiraz dilekçesi ekine eklenen belgeler detaylı incelenmeli, itiraz dilekçesinde belirtilen toplanılması gereken deliller ilgili yerlerden toplanarak mağduriyetlerin önlenmesi gerekmektedir. Çünkü yaşam hakkı kutsal olup trafik düzeninin tesis edilmesinden muhakkak ki daha önemlidir.

Bahsettiğimiz Hakimlik kararına bu yazı ekinde ulaşabilirsiniz.

Benzer durumlarda yapılacak itirazlarda konunun teknik ve hukuki yönlerinin bulunması sebebiyle avukat meslektaşlarımızdan bilgi alınması ve destek talep edilmesi önem arz etmektedir.

..............SULH CEZA HÂKİMLİĞİ

DEĞİŞİK İŞ KARAR

DEĞİŞİK İŞ NO : 2020/2337 D.İş

İTİRAZ EDEN :

VEKİLİ : Av. MUSTAFA ALPER ORAL,

KARARINA

İTİRAZ EDİLEN : ......... Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü

İTİRAZIN KONUSU : İdari Para Cezasına İtiraz

İtiraz eden vekili tarafından gönderilen dilekçeyle .......Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünce verilen idari yaptırım kararının kaldırılması talep edilmekle başvuru evrakı üzerinde yapılan İnceleme sonucunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Başvuran vekilinin hakimliğimize sunmuş olduğu ..... tarihli dilekçesi ile; ....Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından hakkında idari para cezası düzenlendiğini, ancak adına düzenlenen bu idari para cezasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Talep yazısı ve ekleri incelendi. Getirtilen evraklardan başvuranın itirazını süresi içinde yaptığı, Hakimliğimizin itiraza bakmaya yetkili ve görevli olduğu anlaşılmıştır.

....Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü cevabi yazısından; Evraka ait tüm tutanak ve belgelerin ibraz edildiği anlaşıldı.

Başvuru dilekçesi, başvuruya konu bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; gelen yazı cevapları ve ekindeki kamera görüntüleri, CD'nin incelenmesi ile radar bildirim formu dikkate alındığında idari yaptırım tutanağının usul ve yasaya uygun olduğu ancak başvuranın, doktor olan eşini gelen acil çağrı üzerine hastaneye yetiştirmek için yasal hız sınırını aştığına dair savunması dikkate alındığında, başvuran yönünden mücbir sebebin var olduğu kanaatiyle , idarenin cezai yaptırım uygulama da bir kusurunun olmadığı değerlendirilerek "herkes kendi kusurundan sorumludur" ilkesi gereğince başvurunun kabulü ile başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ve yapılan yargılama giderinin başvuran kurum üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1- ....Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen ...tarihli ....idari yaptırım kararına karşı yapılan başvurunun Kabahatler Kanunu 28/8-b maddesi uyarınca "KABULÜNE ve İDARİ YAPTIRIM KARARININ KALDIRILMASINA"

2- Yapılan yargılama giderinin başvuran kurum üzerinde bırakılmasına,

3- Kararın birer suretinin taraflara tebliğine,

Dair, itiraz edenin ve karşı taraf vekillerinin yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda idari para cezasının miktarı göz önüne alınarak kesin olarak karar verildi.